Dernek Başkanı Abdulaziz Koç: ‘Elazığ’da Kültürel Atılım İçin Güç Birliği Şart’

KÜLTÜR SANAT

Elazığ Kültür ve Musiki Derneği Başkanı Abdulaziz Koç, şehirde kültür ve sanat alanında yaşanan sorunlara ilişkin Bakış Haber’e  önemli açıklamalarda bulunarak, salon eksikliği, kurumsal destek yetersizliği, gençlerin kültürel değerlerden uzaklaşması ve kültürel dejenerasyon gibi başlıklara dikkat çekti.

Özel Haber: İrem Yılmaz

 

Elazığ’da 2010 yılından bu yana kültür ve sanat alanında katma değer sunmaya çalışan bir sivil toplum kuruluşu olduklarını belirten Dernek Başkanı Abdulaziz Koç, “Daha çok proje odaklı ve kamu yararına faaliyetlerle öne çıkmaya çalışıyoruz. Projeler üretiyor, konserler düzenliyor, çeşitli alanlarda eğitimler veriyoruz” dedi.

 

“KÜLTÜRÜ VE SANATI İCRA EDEBİLECEĞİMİZ UYGUN MEKÂNLARIN EKSİKLİĞİ CİDDİ BİR SORUNDUR”

Elazığ’da  kültürel donanım eksikliklerine dair değerlendirmelerde bulunan Dernek Başkanı Koç, “Türkiye’de kültürüyle ön plana çıkan, köklü bir geçmişe sahip olan Elazığ’ın konuşulduğu bir ortamda, bu kültürü ve sanatı icra edebileceğimiz uygun mekânların eksikliği ciddi bir sorundur” ifadesini kullandı. Dernek Başkanı Abdulaziz Koç, Şuan konserlerin gerçekleştirilebileceği, misafirleri ağırlayabilecekleri, ses düzeni yeterli olan ve kapasite açısından yetersiz kalmayan bir salona sahip olunmadığını vurgulayarak, “Gönül isterdi ki Elazığ’da kültürel faaliyetlerin düzenlenebileceği, büyük, modern, konforlu ve akustik açıdan başarılı bir salonumuz olsun. Ancak şu anda elimizdeki en büyük salon, üniversitemize ait Atatürk Kültür Merkezi Salonu. O salon da yaklaşık 40 yıllık bir yapıya sahip” dedi.

 

“ YEREL MEDYA ORGANLARINDA VE SOSYAL MEDYADA BU TÜR FAALİYETLERE ÇOK AZ YER VERİLİYOR”

Kültür ve sanat faaliyetlerinin duyurulması konusunda da ciddi eksiklikler yaşıyoruz diyen Dernek Başkanı Koç, “Gerek yerel medya organlarında gerekse sosyal medyada bu tür faaliyetlere çok az yer veriliyor. Bu da kamuoyunun ilgisini azaltıyor ve doğal olarak izleyici sayılarında düşüşe neden oluyor” ifadesini kullandı. Abdulaziz Koç, “Bir diğer önemli sorun ise kültür ve sanatla ilgilenen kurum ve derneklerin, belediye ve valilik gibi kurumsal yapılardan yeterince destek görememesi.  Buda donanımsal eksiklikler olarak karşımıza çıkıyor” dedi.

 

“ DEPREM NEDENİYLE YIKILAN DEVLET KOROSU’NUN SALONUNUN BULUNDUĞU ALANA SALON KAZANDIRILABİLİR”

Dernek Başkanı Abdulaziz Koç, “Daha önce deprem nedeniyle yıkılan Devlet Korosu’nun salonunun bulunduğu alan, şu anda otopark olarak kullanılmaktadır” diyerek Kültür Bakanlığı ve ilgili diğer bakanlıklarla gerekli görüşmeler yapılarak, bu alana çok güzel ve donanımlı bir kültür-sanat salonu kazandırılabileceğine dair öneride bulundu.

 

“KÜLTÜREL ATILIMA, KÜLTÜREL BİRLEŞMEYE İHTİYAÇ VAR”

Elazığ’da Usta diyebileceğimiz sanatçıların, bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar azaldığını dile getiren Dernek Başkanı Koç, “Üstelik bu değerli isimler, gerek ilgi gerekse sahiplenme noktasında yeterince destek görmüyorlar.

Özellikle Harput müziği özelinde konuşacak olursak; Muzaffer Ertürk, Hasan Öztürk, Zülfü Demirtaş, Adnan Çilesiz, Yalçın Turhan ve Osman Bulut gibi isimlerin dışında pek fazla örnek veremiyoruz. Gördüğünüz gibi sayabildiğimiz usta sayısı oldukça sınırlı. Bu da, genç kuşaklara rehberlik edecek, onlara kaynaklık ve ustalık yapabilecek kişilerin sayısının gün geçtikçe azaldığını gösteriyor” dedi.

Ustaların kıymetinin hayattayken bilinmesi gerektiğinin önemine dikkat çeken Abdulaziz Koç, “ “Ustalarımızın yaş ortalaması 65 civarında. Dolayısıyla, bu isimler hayattayken onların kıymetini bilmek, birikimlerinden faydalanmak ve aktarımlarını sağlamak büyük bir önem taşıyor. Elazığ’da bu doğrultuda bir kültürel atılıma, bir kültürel birleşmeye ihtiyaç var” ifadesini kullandı.

 

“USTA SAYISININ AZLIĞINDAN ŞİKÂYET EDİYORSAK, BU YARINA DAİR CİDDİ ENDİŞELERİMİZ OLDUĞU ANLAMINA GELİR”

Bu noktada İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Valilik ve Belediye başta olmak üzere tüm ilgili kurumların adım atmaları gerektiğini belirten Dernek Başkanı Abdulaziz Koç,  “Çünkü kültür, geçmişten bugüne "usta-çırak" yöntemiyle taşınmış bir değerdir. Eğer bugün usta sayısının azlığından şikâyet ediyorsak, bu yarına dair ciddi endişelerimiz olduğu anlamına gelir” dedi.

Günümüzde popüler kültür, gençlerimizi çepeçevre sarmış durumda diyen Dernek Başkanı Koç,” Batı kaynaklı müzik ve kültür akımlarının giderek daha fazla kabul gördüğü bir dönemde, yerel kültürler kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Hal böyleyken, elimizde hâlâ yaşayan, kıymetli ustalarımız varken onların bilgi ve tecrübelerinden faydalanmamak, geleceğimiz açısından hem bir problem hem de ciddi bir risk teşkil ediyor” ifadesini kullandı.

 

“ELAZIĞ DIŞARIDA DAHA ÇOK KIYMET GÖRÜYOR”

Elazığ’ın Elazığ dışında daha çok kıymet gördüğünün altını çizen Abdulaziz Koç, “ Elazığ dışarıda daha fazla tanınan, daha fazla kıymet gören; kültürüyle, insan dokusuyla ve medeniyetiyle öne çıkmış bir şehir. Bu, Elazığlılık kimliğiyle öne çıkan bir durumdur. Elazığ insanının şehir dışında muteber sayılması, sahip olduğu kültürel kimlikten kaynaklanmaktadır” dedi.

Dernek Başkanı Abdulaziz Koç, “Bugün yaşadığımız kültürel dejenerasyonla birlikte, insan dokumuzu da kaybetme riskiyle karşı karşıya olunduğunu hatırlatarak, bu değişim; giyim kuşamdan konuşma biçimine, yürüyüşten kişisel zevklere, kültürel birikimden gündelik yaşama kadar hayatın her alanına yansımaktadır” ifadesine yer verdi.

 

“ORTAK KÜLTÜREL HAFIZAMIZ HIZLA YOK OLMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA”

Bir zamanlar “ayaklı kütüphane” diye anılan, “kitap kurdu” denilen insanların yerini, bugün tek satır bile okumayan, cep telefonlarına hapsolmuş, kültürel birikimi neredeyse sıfırlanmış bireyler almış durumda diye belirten Dernek Başkanı Koç, “Bu tablo, maalesef kültürel dejenerasyonu da beraberinde getiriyor. Toplumsal belleğimiz, köklü değerlerimiz ve ortak kültürel hafızamız bu hızla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya” dedi.

 

“GENÇLER BABALARININ DEDELERİNİN KÜLTÜRLERİNDEN UZAKLAŞMIŞ DURUMDA”

Gençlerin kültüründen uzaklaştığını söyleyen Dernek Başkanı Abdulaziz Koç, “Bizim konserlerimizdeki izleyici profiline, oraya katılan insanların yaş ortalamasına baktığınızda, gençlerimizin kendi babalarının, dedelerinin kültürüne ne kadar uzak kaldığına siz de şahit olacaksınız. Bu, aslında bizim içimizi acıtan bir durum.

Çünkü biz “herkesin kültürü kendine” deriz. Kimsenin kültürünü aşağılayacak, küçük görecek ya da üstünlük taslayacak bir bakış açısına sahip değiliz. Ancak bizim yerel kültürümüz; birçok ilin, vilayetin, çevrenin ve toplumun gıptayla baktığı bir zenginliğe sahip olduğu için korunması gerektiğini düşünüyoruz. Bu sebeple, yaşanan kültürel dejenerasyonun üzülen tarafındayız” ifadesini kullandı.

 

“HEP BİRLİKTE ÇALIŞMAMIZ GEREKİYOR”

Gençlerin müziğe ve kültürel değerlere uzaklaşmaması adına  okullara, ailelere, sivil toplum kuruluşlarına ve yerel yönetimlere sorumluluk düştüğünün altını çizen Dernek Başkanı Abdulaziz Koç, “Bu ortak kültürel değerlerin yaşatılması ve genç nesillere aktarılması için hep birlikte çalışmamız gerekiyor” dedi.