‘Güçlü Bir Sağlık Çalışanı, Güçlü Bir Sağlık Sistemini İnşa Eder’

Sağlık çalışanlarının karşılaştığı zorluklara dikkat çeken Genç Sağlık-Sen Elazığ Şube Başkanı Timur Gök, hem sağlık çalışanlarının karşılaştığı sorunları hem de çözüm önerilerini Bakış Haber’e anlattı.

Haber: İrem Yılmaz

"SAĞLIK ÇALIŞANLARI NİTELİK OLARAK DA DESTEKLENMELİ"

Sağlık hizmetlerinin toplumun en temel ihtiyaçlarından biri olduğuna değinen Timur Gök “Artan nüfus, sağlık bilincinin yükselmesi ve teknolojik gelişmeler hastanelerde ciddi bir yoğunluk oluşturdu. Bu yoğunluk sağlık çalışanlarının iş yükünü artırıyor ve tükenmişlik sendromuna yol açabiliyor. Devletin ve sağlık kurumlarının burada öncelikli görevi, çalışan başına düşen hasta sayısını azaltacak kadro planlaması yapmaktır. Ayrıca, birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilerek hastanelerdeki yığılmalar önlenmeli, performansa dayalı sistemler yeniden gözden geçirilmelidir. Sağlık çalışanlarının sadece sayısal değil, nitelik olarak da desteklenmesi büyük önem taşımaktadır” dedi.

"SAĞLIKTA ŞİDDET TÜM SAĞLIK SİSTEMİNİ TEHDİT EDEN CİDDİ BİR PROBLEMDİR"

Timur Gök, “Sağlıkta şiddet, sadece çalışanı değil, tüm sağlık sistemini tehdit eden ciddi bir problemdir. Bu sorunun çözümü için şiddete karşı cezaların caydırıcı hale getirilmesi gerekiyor. Sağlık çalışanına yönelik şiddet, kamu görevlisine yapılmış sayılarak daha ağır cezalar uygulanmalıdır. Şiddet olaylarında tutuksuz yargılama gibi uygulamalar son bulmalıdır. Ayrıca hastane girişlerinde güvenlik önlemleri artırılmalı, riskli birimlerde ‘beyaz kod’ uygulamaları etkinleştirilmelidir. Sağlık çalışanlarına yönelik hukuki ve psikolojik destek mekanizmaları güçlendirilmelidir. Çalışanların yalnız olmadığını hissettiren bir sistem kurulmalıdır” ifadesini kullandı.

“SÖZLEŞMELİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ HAKLARI GÜÇLENDİRİLMELİ”

Sağlık sektöründe ki geçici ve sözleşmeli istihdamın, çalışanlar açısından birçok ciddi mağduriyet doğurduğunu belirten, Genç Sağlık-Sen Elazığ Şube Başkanı Timur Gök, “ Bunların başında, sözleşmeli personelin tayin haklarının son derece kısıtlı olması geliyor. Kadrolu çalışanlara tanınan mazeret tayin hakkı sözleşmeli personele verilmemekte, yılda sadece iki kez ve yalnızca eş durumu için tayin imkanı sağlanmaktadır. Üstelik bu hak, eşin de kadrolu memur olması şartına bağlanmıştır. Özel sektörde çalışan eşler için ise herhangi bir tayin imkanı bulunmamaktadır. Bu durum, aile birliğinin korunması ilkesine açıkça aykırıdır” dedi.

Sözleşmeli personelin, ailevi veya sağlık gerekçeleriyle görev yerini değiştiremiyor olması ciddi mağduriyetlere yol açmaktadır diyen Timur Gök “Sağlık gerekçesiyle hem kendi hem de bakmakla yükümlü oldukları anne, baba veya çocuklarının tedavisi için yer değişikliği talep etme hakları bulunmamaktadır. Bu eksiklik, çalışanların hem mesleki hem de kişisel yaşamlarını olumsuz etkilemektedir.

Ayrıca, sözleşmeli personelin akademik gelişimi de göz ardı edilmektedir. Öğretim nedeniyle tayin hakkının tanınmaması, çalışanların akademik kariyerlerini sürdürmelerinin önünde büyük bir engel teşkil etmektedir. Oysa bilimsel gelişimin ve mesleki ilerlemenin desteklenmesi, uzun vadede sağlık hizmetlerinin kalitesini de artıracaktır.

Kısacası, sözleşmeli sağlık çalışanlarının hakları güçlendirilmeli, kadrolu çalışanlarla eşit seviyeye getirilmeli ve insan onuruna yakışır bir iş güvencesi sağlanmalıdır” ifadesini kullandı.

“HASTANELERDE MESLEKİ DANIŞMANLIK VE PSİKOSOSYAL DESTEK BİRİMLERİ KURULMALIDIR”

Sağlık mesleğinin doğası gereği yoğun stres barındırdığının vurgusunu yapan Timur Gök,”Özellikle mesleğe yeni başlayan genç sağlık çalışanları için bu yük çok daha ağır hissedilebiliyor. Üniversite eğitimleri sırasında stres yönetimi, etkili iletişim ve kriz yönetimi gibi alanlarda eğitimler artırılmalıdır. Ayrıca hastanelerde mesleki danışmanlık ve psikososyal destek birimleri kurulmalıdır. Genç sağlık çalışanlarının yaşadığı zorluklara deneyimli personellerin rehberlik edeceği sistemler geliştirilmelidir” dedi.

“GÜÇLÜ BİR SAĞLIK ÇALIŞANI, GÜÇLÜ BİR SAĞLIK SİSTEMİNİ İNŞA EDER”

Timur Gök, “Genç Sağlık Sendikası olarak, üyelerimizin bu zorluklarla başa çıkabilmesi için ciddi bir destek mekanizması oluşturmuş durumdayız. Üyelerimize, psikolojik destek sağlıyoruz ve bu hizmeti tamamen ücretsiz olarak sunuyoruz. Talep eden üyelerimize, sendikamızla anlaşmalı psikologlar eşliğinde uzman psikolojik destek sunulmaktadır. Bu sayede, sağlık çalışanları yalnız olmadıklarını hissediyor ve mesleki stresle başa çıkabilmeleri için gerekli profesyonel yardımı alabiliyorlar. Ayrıca, bu tür psikososyal desteklerin yalnızca bireysel değil, toplumsal sağlık açısından da son derece önemli olduğuna inanıyoruz. Zira güçlü bir sağlık çalışanı, güçlü bir sağlık sistemini inşa eder.” ifadesini kullandı.