Muhabirimiz Aylin Solmaz bu hafta sokakların nabzını tuttu. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü vesilesiyle vatandaşlara mikrofon uzattı: “1 Mayıs sizin için ne ifade ediyor?” sorusuna verilen cevaplar hem umut hem de sitem doluydu.
Bazı vatandaşlar, 1 Mayıs’ı “işçinin ve emekçinin bayramı” olarak tanımlayarak dayanışma ve hak arayışına dikkat çekerken, kimileri için bu gün, mevcut ekonomik koşullarda içi boş bir bayram niteliğinde.
“Ben de işçiyim, yıllardır emek veriyorum. Bugün bizim günümüz ama keşke emeğimizin hakkını alabilsek,” diyen bir vatandaş, daha adil şartlarda çalışmanın umudunu dile getirdi.
Bir emekli işçi ise, “İşçi Bayramı kutlu olsun ama bu ülkede işçi olmak gerçekten çok zor,” diyerek zorlu yaşam koşullarına dikkat çekti.
Röportajlarda sıkça vurgulanan konulardan biri de çocuk işçiliğiydi. Bir vatandaş, “Çocuk işçiliği çok görünür oldu, özellikle savaşlar ve göçlerle birlikte bu çok arttı. Bu, belki de en acı yönü,” diyerek 1 Mayıs’ın yalnızca yetişkin işçiler değil, emeği sömürülen çocuklar için de bir farkındalık günü olması gerektiğini belirtti.
Bir başka görüş ise şöyleydi:
“Asgari ücretle geçinmek mümkün değil. Kadınların, memurların, herkesin hakkı verilsin istiyoruz. Allah işçilerin yardımcısı olsun.”
Her görüş farklı bir deneyimi ve duyguyu yansıtıyor olsa da, ortak temenniler benzerdi: Emeğin değer görmesi, işçilerin haklarının korunması ve daha adil çalışma koşulları.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.