Başladı, Güzel Başladı, Ama...

Elazığ Belediyesi, yaz mevsiminin kapıyı araladığı bugünlerde asfalt çalışmalarına hızlı bir giriş yaptı.

Vatandaş açısından bakıldığında bu çalışmalar geç kalmış ama yine de olumlu adımlar. Elazığ’ın birçok cadde ve sokağında yıllardır değişmeyen bozuk asfalt, çukurlaşmalar, kaldırım kenarlarında oluşan "mini hendekler", özellikle yağmurlu havalarda sürücülere ve yayalara çile çektiriyordu. Şimdi bu sorunlara çözüm üretiliyor olması, şehir estetiği ve güvenliği açısından yerinde bir gelişme.

Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nün açıklamasında belirtildiği gibi “şehrin dört bir yanı” hedeflenmiş durumda. Temennimiz bu sözlerin sadece açıklamada kalmaması, çalışmaların gerçekten dört bir yana ulaşmasıdır.

Ancak; Sayın belediye yöneticilerine sormadan da edemiyoruz burada.

Bu asfalt seferberliğini başlatmak güzel ama neden her yaz şehrimizde aynı döngü yaşanıyor?

Neden yapılan asfalt birkaç yıl sonra tekrar sökülüp yeniden seriliyor?

Neden kalıcı çözümler değil de dönemsel göz boyamalar tercih ediliyor?

Bir başka soru da şu olmalı aslında.

 Yol neden bozulur?

 Yanlış altyapı çalışmaları, gelişi güzel yapılan kazılar ve plansız imalatlar yüzünden.

Eğer yeni asfalt döküldükten sonra birkaç hafta ya da birkaç ay sonra tekrar aynı yerler kazılacaksa bu hem israf hem de halkla alay etmektir. Nitekim daha dün Gülaçtı Yurdu önündeki sokakta kaymak gibi bir asfalt serimi sonrası sokağın Gazi Caddesi tarafına yakın kısmında bir su borusu patlaması meydana gelmiş nedense. Yeni dökülen asfalt ta tekrar sökülüp arıza giderilmeye çalışılıyordu ekipler tarafından. Şunu da sormadan geçemeyeceğim haliyle. Bu borular daha yeni değiştirilmemiş miydi?

Ataşehir örneğinden de gidersek, mahalle sakinleri yolun değil, önce altyapının iyileştirilmesini talep ediyor. “Asfalt döküldü ama yine aynı borular patlayacak, yine aynı kazılar olacak” diyorlar. Haksız mı bu insanlar?

Belediye çalışanlarının emeğini yok sayamayız. Gecesini gündüzüne katan işçiler, iş makineleriyle tozu dumanı birbirine katan ekipler takdiri hak ediyor. Ama yönetsel planlamalar bu emeği heba ettiriyor olabilir mi?

Bir de ihale süreçleri…

Hangi firmalara, hangi şartlarda, ne bedelle verildi bu asfalt işleri?

Kamuoyu bu konuda yeterince bilgilendirilmiyor nedense. Oysa şeffaflık, her belediyenin kendisine rehber edinmesi gereken bir prensip olmalı bence.

Elbette ki iyi yapılanı alkışlayacağız, eksik yapılanı ise göstereceğiz. Çünkü bizim görevimiz ne yıkmak ne de kayıtsız desteklemek. Bizim işimiz; kamu adına sormak, takip etmek, sorgulamak.

Elazığ asfaltla değil; doğru planlamayla, halkı dinleyen yöneticilerle, şeffaf uygulamalarla düz yolda yürümeyi hak ediyor bence. Sizce de öyle değil mi?

Saygılarımla…